Yukarıda yazılanların hepsini okuyunca aklıma bundan epeyce zaman evvel izlediğim ve japon mafyasının anlatıldığı bir belgesel geldi... Orada anlatılanlardan yola çıkarak ben de Pentax hakkında birkaç şey söylemek isterim...
İzlediğim belgeselde Tokyo'nun merkezinde büyük iş makinelerinin bir yerden bir yere naklinin bile yakuza kontrolünde olduğu; bunun tabandan tepeye doğru çok planlı, toplumsal altyapısı olan teşkilatlarla yürütüldüğü; kimin hangi sektöre gireceği ve ne kadar rekabet edeceğinin bile bu örgütlerin tepe yapılanmaları tarafından belirlendiği anlatılıyordu.
Ezcümle olay şu idi: Japonya mafya örgütlenmelerini milli menfaatleri doğrultusunda birer teknoloji ve sanayi devlerine çevirmişti. Ya da teknoloji ve sanayi devleri mafyalaşmıştı. Teknolojik ve ekonomik gelişim modeli olarak Japonya bunu seçmişti...
Ekonomi eğitimi almadım ama büyük firmaların başka firmalarla rekabet yapmak için kontrol markaları oluşturdukları, bu kontrol markaları üzerinden ana markanın itibarı düşürülmeden ve ürünlerinde indirim yapılmadan başka firmalarla rekabet ettiklerini okumuştum. Şimdi yukarıda anlattıklarımdan sonra size şunu sormak isterim:
O belgeselde anlatılanlar dikkate alındığında Pentax markası, (böyle ürünler üretecek ülkeleri ve şirketleri kontrol amaçlı üretilen) Canon ve Nikon için bir piyasa kontrol markası mıdır? Dijital FF makina için bu kadar birikimi olan bir firma diğer firmaların selameti için tepede alınan kararlar doğrultusunda üretim, rekabet ve reklam çalışmalarına ayar mı çekilmektedir? Sigma ve tamron lenslerle reklam yapması ya da bu firmaların lensleri ile reklam yapmaya mecbur edilmesi de aklıma bunları getiriyor...
Ve son bir şey: Tüm abuk subuk işlerine rağmen Pentax'ı da, Japonları da seviyorum... Türkiye'den bakınca göremediğimiz şeyler olmalı.